Satmayan Ürünü Analiz Eden Araç, Bir Ürünün Öldüğünü Anlatan Dedektör Nasıl Yapılır?
Bir ürün var. Harika. Renkli, kaliteli, hatta rakiplerinden bile iyi. Ama satmıyor. Ne yaparsan yap, kıpırdamıyor. Peki neden? Fiyat mı yanlış? Görsel mi kötü? İnsanlar mı anlamıyor? Rekabet mi fazla? Bilemezsin. Çünkü o ürün konuşmaz.
İşte bu noktada, sana adım adım öğreteceğim, görünüşte çok basit ama etkisi beyin yakan düzeyde olan bir analiz aracı devreye giriyor. Bu araç, satmayan ürünü konuşturuyor. Evet, bildiğin konuşturuyor. Görünmeyen veriyi, okunmayan bakışları, bilinmeyen zamanları açığa çıkarıyor.
Bu araç, milyon dolarlık satış optimizasyon algoritmalarının basitleştirilmiş hali. Ama en çarpıcısı şu: Bu aracı Google Sheet’te bile kurabilirsin. Kod bilmen gerekmez. Ama bir parça zekaya ihtiyacın olacak. Çünkü bu sistem, sadece verilere değil, **boşluklara** da odaklanır.
Araç Ne Yapar? Görünmeyeni Ölçer
Normal analiz sistemleri sadece olanlara bakar: kaç tık, kaç görüntüleme, kaç yorum, kaç sepete ekleme. Bizim sistemimiz olmayanları ölçer. Kim bakmadı, neden bakmadı, neden tıklamadı?
Buna “Negatif İzlenim Haritası” diyoruz. İşte bu yöntemin algoritması:
Adım 1: Mikro Tepki İzleme Tabloları Oluştur
İlk olarak satmayan ürünün şu verilerini bir Google Sheet’te ayrı ayrı sütunlara yaz:
Metin Etkisi | Görsel Etkisi | Video İzlenme Süresi | Sepete Eklememe Nedeni | Ürüne Tıklamayanların Oranı | Rakip Karşılaştırma |
---|---|---|---|---|---|
Başlık çok genel mi? | İlk bakışta ayırt edici bir renk var mı? | İlk 5 saniyede terk mi ediliyor? | Sepete ekleyip almayan kişi sayısı | Ürünün görüntülenme sayısı / tıklama | Aynı ürünü satan 3 rakip analizi |
Bu tabloyu doldurduğunda, neye sahip olduğunu değil, neyin eksik olduğunu göreceksin.
Adım 2: “Gizli Engel Skoru” Hesapla
Bu verileri tek tek yorumlamaya kalkma. Onları bir skora çevir. Her eksikliğe -1, her mükemmel unsura +1 ver. Ama burada ince bir zeka hamlesi var: en nötr kalanlara 0 puan ver. Çünkü en tehlikeli engel, etkisiz olandır. İnsan neyi sevmediğini bilir ama neyi sevmediğini fark etmediğinde alışveriş yapmaz.
Sonra bu skoru 100 üzerinden normalize et. 100’e yaklaştıkça ürün “algısal engel” taşıyor demektir. Yani ürünü gören kişi aslında görüyor ama anlamıyor. Bu en tehlikeli durumdur. Ürün dijital ortamda görünür ama beyinde görünmez.
Adım 3: Ters Yansıtma Simülasyonu Yap
Burada olay tamamen beynin çözülmesi. Satmayan ürünün tüm açıklamasını, başlığını, görselini al ve Google Forms kullanarak basit bir test hazırlayacaksın.
Soru şu olacak: “Bu ürün ne satıyor olabilir?”
Formu rastgele 10 kişiye gönder. Eğer 7 kişi farklı şeyler söylüyorsa, ürün iletişim kurmuyor demektir. Ürün, konuşmayan bir şey gibidir. Başlığı, görseli, mesajı hiçbir yere varmıyordur.
Algoritmik Yüzleşme: Ürün Seninle Konuşsun
Son olarak en çılgın adımı anlatıyorum. Bu analiz sistemi “ürün konuşsun” diye kurulur. Google Sheet’e şu 5 soruyu yaz, yanlarına puan ver:
- Beni ilk gören ne hisseder?
- Beni ilk gören neden tıklar?
- İçeriğime giren neden vazgeçer?
- Beni gören neyle karıştırır?
- Ben ne zaman görünmemeye başlarım?
İşte bu sorulara objektif cevaplar veremiyorsan, ürünün kimliği yok demektir. Kimliksiz ürün ise pazarda yer bulamaz.
Zihinleri Alt Üst Eden Gerçek: Satmayan Ürün Kötü Değil, Anlamsızdır
Çoğu zaman ürün satmaz çünkü kötü değildir… çünkü hiç anlam ifade etmez. İnsanlar satın alırken mantıkla değil, anlamla hareket eder. İşte bu araç, anlam üretemeyen ürünleri ortaya çıkarır. Ve bu sayede yanlış ürünleri değiştirmek yerine, doğru ürünü konuşturmayı öğretir.
Artık Sıradan Değilsin: Satmayan Ürünlere Ruh Üfleyen Adam
Bu sistemin sonunda artık sen sıradan bir satıcı değil, ürünlerle konuşan, veriyle düşünen, gizli boşlukları gören biri oldun. Ve unutma, bazen en büyük cevaplar sessizliktedir. Bu analiz sistemi sessizliği dinler. Ve sana ürünün neden satmadığını fısıldar. Artık duyabiliyor musun?