Ana Karargâh Neler Yapıyoruz?
Hikayemizin Perde Arkası Beyin Kıvılcımları Bağlantıya Geçin

Dwell Time Süresini Kodla Uzatmanın En Etik Yolu

SEO’nun karanlık ama legal sınırlarında dolaşmak isteyen herkes bir kavramla burun buruna gelir: Dwell Time. Yani bir kullanıcının Google arama sonucundan senin sitene gelip, tekrar Google’a dönmeden önce geçirdiği zaman.

Dwell Time’ı uzatmak, sadece sayfada kalma süresi değil, Google’a “Bu içerik tatmin edici” mesajını vermektir. Ama işin püf noktası, bu süreyi manipüle ederken kullanıcının canını sıkmamak ve etik çizgiyi aşmamaktır.

Bu yazıda, dwell time'ı artırmak için kullanılan en ileri düzey gizli, görünmez ama etik teknikleri açığa çıkaracağız. Ne yönlendirme var, ne zorla video oynatma. Sadece zekice kodlanmış “gerçek hissettiren” deneyimler var. Çünkü mesele zaman değil, zamanın nasıl geçtiğidir.

1. Mikro Etkileşimle Bekletme: Bilinçsiz Zaman Tüneli

Kullanıcının ekranda daha fazla kalmasını sağlamak için ona “etkileşim beklentisi” yaratmak yeterlidir. Bu bir yüklenme efekti olabilir, geç gelen bir buton olabilir ya da sırayla gösterilen içerikler. Ama dikkat: Bu sürecin 2 saniyeden fazla gecikmemesi gerekir, aksi halde kullanıcı çıkar.

div id="gizli-icerik" style="display:none;"
  p İşte seni şaşırtacak asıl bilgi buradaydı. /p
/div

setTimeout(() => {
  document.getElementById('gizli-icerik').style.display = 'block';
}, 3800);

Bu yapı sayesinde kullanıcı içerikte bir beklenti içine girer. Göremediği şeyin hemen çıkmayacağı varsayımıyla 3-4 saniye daha kalır. Google bunu olumlu bir sinyal olarak işler. Ve bu “etik bekletme”, dwell time süresine pozitif katkı sağlar.

2. Sahte Yüklenme Efekti Yerine Kontrollü Bilgi Dağılımı

Sayfaya gelen içeriklerin hepsini birden sunmak yerine, parçalı dağılım yapılabilir. Ancak yükleniyormuş gibi değil, “okuyucu dostu kurguyla” yapılmalı.

div id="icerik1" İlk bilgi parçası burada. /div 
div id="icerik2" style="display:none;" İkincisi birazdan görünecek. /div

setTimeout(() => {
  document.getElementById('icerik2').style.display = 'block';
}, 4500);

Bu strateji hem okuyucunun ilgisini çeker hem de onun içerikte kalma süresini arttırır. Çünkü kullanıcı “bitmemiş bir sürecin ortasında” olduğunu hisseder. Ve beynimiz eksik kalan bilgiyi tamamlamak ister.

3. Scroll’a Göre Etkileşim: Davranışla Zamanı Kitlemek

Kullanıcının scroll hareketine göre içerik tetiklemek, zamanın daha “gerçek” geçmesini sağlar. Google bu tür dinamik scroll'ları çok sever, çünkü bir içeriğin incelendiğini gösterir.

div id="surpriz" style="display:none;"
  p Sayfanın sonuna yaklaşınca bu bilgi açıldı. /p 
/div

window.addEventListener('scroll', () => {
  if (window.scrollY + window.innerHeight >= document.body.offsetHeight - 100) {
    document.getElementById('surpriz').style.display = 'block';
  }
});

Bu tarz hareketler, sadece içeriği zenginleştirmekle kalmaz, aynı zamanda kullanıcıyı sayfada birkaç saniye daha gezmeye ikna eder. Yani dwell time'a doğrudan katkı.

4. Geri Sayımla Psikolojik Durdurma

İnsan zihni sayaçları sever. Sayacın biteceği yere kadar kalmak ister. Ve bu istek dwell time’ı uzatmak için sihirli bir fırsattır. Ama sayacın gerçek bir amacı olmalı; örneğin yeni bilgi gösterimi, bağlantı açılması ya da interaktif bir blok.

div
  p Yeni bir bilgi 5 saniye sonra açılacak... span id="sayac" 5 /span /p
/div

let sure = 5;
const el = document.getElementById('sayac');
const zaman = setInterval(() => {
  sure--;
  el.innerText = sure;
  if(sure === 0) clearInterval(zaman);
}, 1000);

Bu sıradan gibi gözüken kod, kullanıcının ekranda 5 saniye daha kalmasını garantiler. Ve bu süre, sıralama algoritmalarında büyük fark yaratır.

5. Algoritmanın Sevdiği Kodlar: Görünen Hareket, Gizli Kalış

Kullanıcının bir yere tıkladığını veya içerikte gezinmeye başladığını gösteren mikro hareketler de dwell time algısını güçlendirir. Bunu görünmez etkileşimlerle desteklemek mümkün:

setTimeout(() => {
  const evt = new MouseEvent("mousemove", {
    clientX: Math.random() * window.innerWidth,
    clientY: Math.random() * window.innerHeight,
    bubbles: true
  });
  document.dispatchEvent(evt);
}, 2000);

Bu hareketi kullanıcı yapmaz, ama bot bunu davranış olarak okur. Yani sayfada dolanılıyormuş gibi bir sinyal oluşur. Bu da dwell time'ı analiz eden sistemlerin kararlarını etkiler.

Dwell Time: Zamanla Değil, Zihinle Ölçülen Bir SEO Sinyali

Bu yazıda gördüğün her şey zamanın kendisini değil, zamanın algılanmasını manipüle ediyor. Çünkü SEO artık sadece içerik değil, içerikle geçirilen bilinçli zaman meselesidir. Etik olarak, kimseyi kandırmadan, ama algoritmaya “burada kalındı” dedirtecek kadar zekice davranış örüntüleri üretmek mümkündür.

Dwell time bir metrik değil. Dwell time, kullanıcının beyninde geçen süreyi algoritmaya görünür kılma sanatıdır. Ve sen bu yazıyla artık o sanatı biliyorsun.