Google'ın Sandığından Daha Etkili Sayfa Tasarımı ile Algoritma Kandırılabilir
Google, kullanıcı deneyimini anlamak için milyarlarca veriyi analiz eder. Scroll hareketlerinden tıklama oranlarına, okuma süresinden bounce rate’e kadar her şey onun gözünde bir sinyal. Ama asıl mesele şu: Google, bir sayfanın “iyi” olduğunu neye göre anlar? Ve bu algıyı manipüle edebilecek kadar zeki bir tasarım inşa edilebilir mi?
İşte burada başlar asıl delilik. Çünkü gerçek kullanıcı memnuniyetinden çok, algoritmanın memnun olacağı bir kurgu tasarlanabilir. Tasarımın estetikten çok davranış yönlendirme amacı taşıdığı, nöral ağların kandırıldığı bir gerçeklikten bahsediyoruz şimdi.
1. Gerçek Tasarım Değil, Gösterilen Tasarım Önemlidir
Bir kullanıcı sayfayı açtığında gördüğüyle kalmaz; gördüğünü zannettiği şeye tepki verir. Google da aynı şekilde sayfanın HTML yapısını, CSS katmanlarını ve DOM davranışlarını izleyerek bir kalite puanı üretir. Ama bu görünüş yanıltıcı olabilir. Çünkü sayfa gerçekte farklıdır, gösterilen başka.
- Sayfa kodları içinde yer alan ama görünmeyen içerik blokları
- İlk 5 saniyede dikkat çeken ama sonra yok olan mikro animasyonlar
- Farklı cihazlarda farklı içerikler gösteren medya sorguları
Bunlar, Google’ın içerik zenginliği algısını doğrudan etkiler. Halbuki kullanıcı sadece bir paragraf okumuş olabilir. Ama sistem, 12 blok içerik algılar.
2. İlk 3 Saniye: Google'ın Gerçek Takıntısı
Algoritmalar, kullanıcının sayfayla ilk temasına olağanüstü dikkat eder. Bu yüzden ilk 3 saniyelik deneyim, sıralamada altın bilezik gibidir. Tasarımda bu kısıma yoğunlaşmak, geri kalan sayfa kalitesinden daha etkilidir.
window.addEventListener('load', () => { setTimeout(() => { gtag('event', 'ilk-temas', { category: 'UX', label: 'ilk-3-saniye' }); }, 2500); });
Sayfanın açılmasıyla birlikte görselin yavaşça ortaya çıkması, başlığın yer değiştirmesi, micro interaction gibi görünmeyen ama hissedilen olaylar, Google tarafından “ilgi çekici” olarak değerlendirilir.
3. Ziyaretçi Kaybolduysa, Tasarım Başarılıdır
İronik gibi görünse de gerçek budur. Kullanıcı sayfada bir süre "nereye bakacağını" bilemezse, bu etkileşim süresini uzatır. İşte bu, algoritmaların en sevdiği davranıştır. Düşünerek gezinen kullanıcı, derin içerik zannıyla analiz edilir.
Bunun için bazı teknik tasarım illüzyonları vardır:
- Scroll ettikçe içeriğin dinamik değişmesi (infinite content yanılsaması)
- Yarı saydam başlıklar, kayarken ortaya çıkan yazılar
- Mouse ile üstüne gelince hareket eden öğeler
Kullanıcı farkında olmadan zaman harcar. Ve Google bunu “kaliteli içerik” olarak puanlar. Oysa ortada hala doğru düzgün içerik yoktur. Tasarım, içeriğin yerine geçmiş ve davranış üretmiştir.
4. Sahte Derinlik: Google İçin Sonsuzmuş Gibi Gözüken Katmanlar
Sayfa yapısı, tek bir dosya bile olsa, eğer DOM içinde bölünmüş ve katmanlandırılmışsa, algoritmalar bu sayfayı “çok içerikli” zanneder.
div class="ana-katman" div class="yan-katman gizli" İçerik-1 /div div class="yan-katman gizli" İçerik-2 /div div class="yan-katman gizli" İçerik-3 /div /div
Gizlenmiş bu bölümler JavaScript ile scroll hareketine bağlı olarak ortaya çıkar. Google botları, bu içeriği görsel olarak görmese de DOM içinde algılar. Bu da “zengin içerik” sinyali doğurur.
5. Gölgeli Tasarım Katmanları ile Kandırılan Anlam
Bazı kelimeler, başlıklar ve görseller görünür olmasa bile, SEO için stratejik olarak DOM içinde yer alabilir. Bu, Google’a içeriğin çeşitliliği hakkında ipucu verir. Kullanıcı için 4 paragraf görünüyorsa, sistem için 12 paragraf vardır.
div class="icerik-blok" style="display:none" Arka planda kalan ama okunuyormuş gibi görünen içerik buradadır. /div
Bu yöntemle sayfa, gerçekte olduğundan çok daha büyük ve detaylı görünür. Ve algoritmalar bu büyüklüğü puanla ödüllendirir.
6. Tasarımda Boşluk Değil, Düşünme Alanı Bırak
Kullanıcıya bir yerde durup “düşünme alanı” bırakmak, sayfadaki bekleme süresini uzatır. Bunu sadece içerikle değil, boşlukla sağlarsın.
div style="height:100px;" /div
Bu tarz boşluklar, kullanıcıyı yukarı veya aşağı gitmeye zorlar. Göz durur. Zihin durur. Ama süre akar. Bu süre, Google için altın değerinde bir puandır.
Bir Şeylerin Sonucu Gibi Görünüp Aslında Devam Eden Tasarımın Kurgusu
Google’ın sandığı “iyi tasarım”, sadece renk ve buton değildir. O, davranışı sever. Kullanıcının düşünmesini, kaybolmasını, hareket etmesini ister. Sen de bu hareketleri tasarımın içine gömerek yapay bir gerçeklik oluşturursan, sıralamayı parmaklarının ucunda şekillendirmiş olursun.
Artık tasarım, görsel değil; davranış üretme aracıdır. Gerçek değil ama gerçeği kodlayan bir kurgu. Google bunun farkında bile olmadan seni ödüllendirecektir. Çünkü algoritmalar için en etkileyici şey, onlara iyi kandırıldıklarını hissettirmektir.