Neden Kimse Kullanmadı? Mükemmel Ama Görünmeyen Yazılımların Laneti
İnternetin derinliklerinde kaybolmuş milyonlarca yazılım var. Kimileri mükemmel, kimileri devrimsel… Ama ortak noktaları şu: Hiç kimse kullanmadı.
Sorun yazılımda değil, hatta çoğu öyle iyi yazılmış ki şu an bile incelense ders kitabı olur. Ama bu sistemler sessizliğe gömüldü. Peki neden?
Bu yazıda, sadece yüzeye değil, görünmeyen katmanlara ineceğiz. Başarısız olmayan ama hiç görünmeyen yazılımların arkasındaki şaşırtıcı sırları açıyoruz.
1. Ürün Harikaydı, Ama Hiç Anlatılmadı
İlk günah: anlatamamak. Mükemmel algoritmalar, mükemmel arayüzler… ama kimseye “ne işe yaradığını” doğru düzgün anlatamamak.
Bir yazılımın varlığı, kod satırlarıyla değil, kelimelerle dünyaya açılır. Ama geliştiricilerin çoğu, açıklamayı gereksiz bulur. Onlara göre yazılım kendini anlatır. Hayır anlatmaz.
Bir yazılımın 5 saniyede anlaşılamıyorsa, onu kimse keşfetmez. Çünkü kullanıcılar yazılım değil, çözümleri arar. Sorunu çözdüğünü görmedikleri şeyin mükemmelliği umurlarında değildir.
2. Doğru Zamanlama Yanlış Kullanıcı
Yazılım doğrudur ama hedef kullanıcı yanlıştır. Mesela:
- Veri bilimi kütüphanesi yaparsın ama onu frontend geliştiricilere anlatırsın.
- Profesyonel video işleme motoru çıkarırsın ama TikTok kullanıcıları için sunarsın.
- Karmaşık AI sistemini öğretmenlere satmaya çalışırsın. Sonuç? Sessizlik.
Çünkü hedef kitle teknik olarak anlamasa da his olarak bağ kurmak ister. Ve çoğu zaman yazılım ne kadar iyi olursa olsun, yanlış insanlara ulaştığında boşluğa düşer.
3. Pazarlama Dediğin Şey “Koddan Önemlidir”
Bu cümle acıtabilir: Mükemmel pazarlama, kötü yazılımları uçurur. Ama mükemmel yazılım, kötü pazarlamayla yok olur.
Birçok geliştirici, “Ben ürünü yapayım, zaten duyulursa kullanılır” yanılgısına düşer. Oysa internet çöplüğü, bu tür sessiz mükemmelliklerle dolu.
Bir yazılımın 2020’de patlaması için gereken şey %80 pazarlama, %20 fonksiyondu. Ve bu oran hâlâ değişmedi.
4. İsim Korkunçtu
Evet, sadece isim. İnanmazsın ama bazı yazılımlar, sadece telaffuz edilemediği için başarısız oldu. İşte birkaç örnek:
Yazılım İsmi | Gerçekten Ne Yapar? | Neden Kullanılmadı? |
---|---|---|
QLfScrptX | PDF’den otomatik veri çekimi | Kimse nasıl okunduğunu bilmiyordu |
DoYaThng | Karma görev planlayıcı | Markalaşma kabusu yaşattı |
X-Net-Config-9000 | LAN üzerinden cihaz ayarlayıcı | Adı, 90’lardan kalma bir virüs gibi görünüyordu |
Mükemmel ürün, kötü isimle mezara gider. İsim hafızaya girmezse yazılım sisteme giremez.
5. Arayüz Simülasyon Değildi, Zeka Gerektiriyordu
İnsanlar zeki olabilir ama arayüzden zeka istemez. Arayüz, sezgisel olmak zorundadır.
Birçok mükemmel yazılımın içinde öyle menüler, öyle ikonlar vardı ki... NASA’da çalışmıyorsan anlaman mümkün değildi. Geliştirici kendi içinde mantık kurmuştu ama dışarıdan bakınca uzay mekiği kokpiti gibiydi.
Karmaşık olan değil, karmaşık görünmeyen kazanır.
6. Açık Kaynak Ama Kapalı Ruh
Bazı yazılımlar açık kaynaklıdır ama kimin yazdığı, neden yazdığı, nasıl kurulduğu belli değildir.
Dokümantasyon yoktur, “örnek kullanım” yoktur, topluluk yoktur. Yani aslında yazılım yalnızdır. Ve yalnız yazılım, kaybolmaya mahkûmdur.
Bir yazılımın yaşaması için insanlar onu sahiplenmeli. Ama kimin sahip çıkacağını bile bilemediğin bir sistemin geleceği yoktur.
7. Öyle Bir Sorun Yoktu
Bazı yazılımlar, çözülmeye ihtiyaç duyulmayan problemler içindi. Evet çok zekiceydi. Evet çok hızlıydı. Evet çalışıyordu. Ama kimsenin öyle bir problemi yoktu. Bu kadar basit.
Bir örnek:
- Sanal belge imzalama sistemi geliştirildi. Her şey mükemmeldi.
- Ancak kullanıcılar belgeyi zaten JPEG yapıp WhatsApp’tan gönderiyordu.
- Sistem mükemmeldi, ama alışkanlık daha hızlıydı.
Gizli Bir Tespit: Kullanıcısız Mükemmellik, Mezar Taşıdır
Mükemmel ama kullanılmayan yazılımlar, yazılım dünyasının hayalet şehirleridir. Her şey var: yol, ev, ışık… ama insan yok.
Bu yazılımlar çoğu zaman ders niteliğindedir. Ama dersin özeti şudur:
Kullanıcıyı duymayan, kullanıcıyı göremez.
Ve Gerçek En Karanlık Yerden Çıkar
Bu yazılımların çoğu GitHub’ın tozlu köşelerinde, archive.org’un derinliklerinde yaşıyor. Adlarını kimse bilmiyor. Ama onlar, “iyi olmak yetmezmiş” gerçeğinin canlı ispatlarıdır.
Son söz şu:
Eğer bir gün mükemmel bir yazılım geliştirirsen, önce şunu düşün:
Bu yazılım yalnız mı kalacak, yoksa insanlar ona gerçekten dokunacak mı?