LinkedIn Katili Diye Çıkıp Kendi Mezarını Kazan Projeler
Bir dönem, her startup sunumunda aynı cümle yankılandı:
“Biz LinkedIn’in alternatifi değiliz... katiliyiz.”
İş dünyasını dönüştüreceklerini iddia ettiler. “Networking devrimi” dediler. “Kariyer profili değil, profesyonel kimlik yaratıyoruz” dediler. Herkes başını salladı. Yatırım geldi. Medya coştu.
Ve sonra... sessizlik.
Çünkü LinkedIn katili olmak, pazarlama cümlesi olarak güzeldir, ama gerçekte? Mezarlık garantilidir.
İş Dünyası Sosyalliği Sever Ama Değişimi Reddeder
LinkedIn, sadece bir CV platformu değildir. O, iş dünyasının sosyal refleksidir. Orada insanlar onay almak, görünmek, kurumsal takdir görmek ister. Ve bu davranışlar, algoritmik bir zevkle büyür.
Yeni çıkan alternatifler genellikle şu varsayımla ortaya çıktı:
- LinkedIn sıkıcı
- Kullanıcılar yenilik ister
- Daha sade, daha samimi bir ortam ihtiyaç
Ancak unutulan şey şuydu: İş dünyası sadeleşmek istemez. Resmiyeti bırakmaz. Griyi sever.
Ve bu yüzden sade, eğlenceli, özgür tasarımlı “katiller” daha ilk hafta “kime göre bu?” sorusuna cevap veremedi.
Kariyerin TikTok’u Olmaz
Bazı platformlar, dikey videolarla, emoji bazlı beğenilerle, “kısa CV akışı”yla geldi. “Kendini 30 saniyede anlat!” diye çağrı yaptı.
Ama iş dünyasının %90’ı, sabah kahvesiyle sessizce makale okumak ister. Kimse kahkaha atan bir iş başvurusu görmek istemez. Kimse “kariyer dansı”na hazır değildir.
Bu yüzden o girişimler; genç, enerjik, yaratıcıydı. Ama kurumsal ciddiyete çarptılar.
Algoritmalar Kadar İnsanlar da Direnir
Yeni platformlar “bağlantılar kur, direkt işe alımcılara ulaş!” dediler. Fakat insanlar en profesyonel veriyi bile yeni bir platforma yüklemek istemedi.
Çünkü güven, domain değil, zamandır. LinkedIn yıllar içinde oluşturulmuş, kronolojik, mikro anılardan örülmüştür. İnsanlar, bunu tekrar inşa etmek istemez.
Ve bu yüzden kullanıcılar yeni platformlara kayıt olsa da, hiçbir şey paylaşmaz. Boş profillerde sessizlik yankılanır. Sessizlik, mezar taşının yazısı olur.
Kariyer Platformu Sosyal Medya Gibi Büyümez
Yeni girişimler, kullanıcı sayısıyla övündü. “İlk 3 haftada 100 bin kayıt!” dediler. Ama kimse şunu fark etmedi:
Sosyal medya anlıktır. Kariyer, yavaştır.
LinkedIn katili olduğunu iddia eden uygulamalar, sosyal medya mantığıyla ölçeklendi. Ama içerik üretimi nitelik isterdi. Yazı yazılmadı. Grup kurulmadı. İş ilanı gelmedi.
Ve sonunda kullanıcılar giriş yaptı, baktı ve şöyle dedi:
“Burada kimse yok.”
Girişimlerin Mezarlığında Sessizce Yatanlar
| Platform | Vaadi | Ölüm Nedeni |
|---|---|---|
| BravelyHire | “Video CV + Canlı referanslar” | Kullanıcılar kamerayı açmak istemedi |
| WorkTribe | “Yalnızca çalışanların çalışanlarla konuştuğu LinkedIn” | Şirketler gelmeyince içerik oluşmadı |
| CredibleSpace | “Blockchain ile onaylı deneyim profili” | Kimse hangi zincirde olduğunu anlamadı |
| JobSocial | “İşe alımın Instagram’ı” | Fotoğraf odaklı kariyer anlamsız bulundu |
LinkedIn Ölmez, Değişir
LinkedIn, kendi katillerini çoktan gördü. Bazı özelliklerini o katillerden aldı. “Stories” ekledi, sonra sildi. Clubhouse benzeri odalar test etti. Algoritma güncellemeleriyle sosyal medyaya yaklaştı, sonra geri döndü.
Çünkü LinkedIn bir girişim değil, kurumsal davranışın dijital izdüşümüdür.
Ve o davranış, bir cümleyle devrilmez.
“LinkedIn Katili” demek kolaydır. Ama kurumsal hafızaya alternatif sunmak… işte asıl mesele orada başlar. Ve çoğu girişim, başlamadan biter.