Freelance Platformlarında Başlayıp Kaybolan Uygulamalar
Başlangıçta her şey çok hızlıydı. Bir fikir doğdu. Bir Upwork ilanı açıldı. Başlığa büyük harflerle yazıldı: “Hayat Değiştirecek Bir Uygulama Yaptırılacak.” Saatler içinde onlarca başvuru geldi. Pakistan’dan, Hindistan’dan, Ukrayna’dan, Türkiye’den. Yazılımcılar referanslarını gönderdi, demo linkler atıldı. Anlaşma yapıldı. İlk ödeme gönderildi. Ve proje başladı.
Ama o uygulama… hiçbir zaman gerçekten başlamadı. Veya başladı ama asla bitmedi. Bitse de yayınlanmadı. Yayınlansa da devam etmedi. Çünkü bazı uygulamalar, daha ilk adımda gömülür. Ve mezar taşlarında şu yazar: “Freelance’te Başladı, Dosya Olarak Kaldı.”
Dosya Biçiminde Mezarlar: .zip Uzantılı Hayaller
Freelance platformlarında yapılan uygulamaların çoğu asla markete çıkmaz. Çünkü niyet fikirle, üretim süreci gerilimle, teslimat ise karmaşayla örülmüştür. Girişimci ne istediğini tam bilmez, freelancer tam anlatamaz. Fikir sürekli değişir, bütçe sabit kalır. Kodlar yazılır ama belgelenmez. Versiyonlar karışır, paneller unutulur. Ve sonunda projeler ziplenip gönderilir.
Yani bir yerde hâlâ durur o uygulama. Bir e-posta eki olarak. Bir dosya klasöründe. Adı genellikle şöyledir: app-final-finalson-v3. Ama final olmamıştır. Çünkü o uygulama hiçbir zaman gerçekten doğmamıştır.
Freelance Platformlarında Uygulama Yapmanın Bilinmeyen Anatomisi
Aşama | Gerçekleşen | Gizli Kayıp |
---|---|---|
İlan Açılışı | Fikir heyecanla yazılır | Teknik detay eksiktir |
Freelancer Seçimi | En ucuz + hızlı seçilir | İletişim kalitesi göz ardı edilir |
İlk Teslim | Demo gönderilir | Kodun mimarisi sorgulanmaz |
Revizeler | Talep patlaması yaşanır | Freelancer sıkılır, kopar |
Son Teslim | .zip dosyası maille atılır | Kurulumu yapılamaz, proje gömülür |
Neden Bu Kadar Uygulama Başlamadan Ölür?
Çünkü freelance ortamı, hızlı sonuç için tasarlanmıştır. Uzun vadeli vizyonlar, geçici işler mantığıyla yapılamaz. Bir uygulama; sadece ekran tasarımları ve birkaç fonksiyonla bitmez. Kullanıcı testi, hata raporu, sunucu uyumu, güvenlik yapısı, bakım döngüsü gerekir. Freelance modellerde bunların hiçbiri işin içine dâhil edilmez.
Geliştirici genelde işi “bitirir”, teslim eder ve çıkar. Ama girişimci teslim edilen şeyi kullanamaz. Çünkü ne nasıl kurulur, ne nasıl çalışır belli değildir. Uygulama, sadece arayüz olarak çalışır. Ruhsuz bir beden gibidir. Soluksuz.
Bir Freelance Uygulamanın Dijital Hayaletleşme Süreci
- Uygulama tasarlanır. Heyecan yüksektir.
- Test sırasında hatalar çıkar, “önemli değil sonra bakarız” denir.
- Uygulama kurulur ama düzenli bakım yapılmaz.
- Küçük bir hata büyük sistem çökmesine dönüşür.
- Geliştiriciye ulaşılmaz. Yeni biri bulmak zaman alır.
- Yatırım gelmez. Girişimci yorulur. Uygulama sessizce terk edilir.
Peki Bu Uygulamalar Neredeler Şimdi?
Birçoğu hâlâ kişisel bilgisayarlarda duruyor. Bazıları GitHub’da private repo olarak. Kimi Dropbox linklerinde. Ve bazıları hâlâ domain’e bağlı ama paneline girilemiyor. Hosting süresi dolmuş, admin paneli çökmüş, database bağlantısı kopmuş.
Yani hâlâ bir yerlerde varlar. Ama çalışmıyorlar. Tıpkı unutulmuş şarkılar gibi, doğru sistem kurulmadan dinlenemiyorlar.
“Başladık Ama...” Cümlesiyle Bitmiş 10.000 Uygulama
Freelance dünyası, “başladı ama bitmedi” cümlesinin laboratuvarıdır. Her şey heyecanla başlar. Ama planlama yoksa, teslim sonrası düzen yoksa, hiçbir şey çalışmaz. Ve bu boşluk, sadece yazılım değil, motivasyon da çökertir.
Girişimci yeni fikirden korkar hale gelir. “Ya yine çalışmazsa?” diye. İşte bu nedenle, freelance projelerde kaybolan sadece uygulamalar değildir. Umut da kaybolur.
Ve Belki En Karanlık Gerçek
Birçok freelance geliştirici, tamamlamadığı uygulamayı kendi portföyünde göstermez. Girişimci ise anlatmaz. “Olmadı” demek istemez. Kimse o uygulamanın varlığından bahsetmez. Ve sonunda, bir zamanlar hayat değiştireceğine inanılan proje… kimsenin bahsetmediği bir zip dosyasına dönüşür.
Ve o dosya… hâlâ masaüstünde duruyor olabilir. Sessizce. Açılmayı bekleyerek.